Yazıya Yapılan Yorumlar

1. Lisa says:

   12 Şubat 2012 at 07:24

   Dehlizin kapısına vardığımız an dimili,cehennemin,ALLAH’ın müsadesi ile harını gidermek için soluk alıp verdiği senenin iki anından biri olan;sıcak yaz günü idi.Hasta olana hep sabır tavsiye etmenin dilden gelen ve tavsiye edene sıkıntı uğramadığı için sözsel manada kolay olan bu tavsiyenin,hiçte kolay olmadığını gördüğümüz an dimili idi bu dehlizin içi..Sual ettik aradığımız fidanın ikamet ettiği yeri lakin sualin evvelinde o yürüme denen ALLAH’ın insana bahşettiği mucizelerden birini,bir çatışmanın akabinde yitirmiş olan canı görene kadar.ALLAH’ım..o mucizenin aracı olan ayakların darma duman olmuş hali.Aklın gel gitleri başladı..Dahasıda vardı dehlizin içinde..Labiretlerinde,odalarında…Hele ki dehlizdeki fidanlardan birine,muhabbetin getirmiş olduğu ağır sorumluluk insanı daha bir perişan ederken…Niyet bir fidanın gönlüne,serin bir ab-ı hayat suyu nevinde sabır,mutluluk ve muhabbet aşılamak idi..Niyet vaki oldu lakin o diğer iki fidanı görüp,onların hallerini muhabbetine tabi olduğumuz kardeşimiz anlatınca,akıl gitti geldi ve duraksadı,sordu;”hadi izah et bakalım hayatı şimdi,sen hakiki manada ne konumda olanlardansın,imtihan diyordun al sana imtihan,çöz soruyu?” diye..Nasıl çözülecek?Ama çözen oldu işte..Olanıda gördük..Sene 2000′den beri de görüyoruz…;)…Dehliz hala var,varın içinde nice canlar,canlar canı ile hemhal…Canı ile imtihanın insanın,kulluğuna olan noktadaki en büyük samimiyet testi..

   Reply